Halk arasında sıklıkla “saçkıran” olarak bilinen, tıptaki adıyla Alopecia Areata, bağışıklık sistemindeki bir hatadan kaynaklanmaktadır.

Her yaşta görülebilmekle beraber, çoğunlukla 20 yaşından önce daha sık olarak görülür. Bir kişinin hayatı boyunca, saç kıran hastalığına yakalanma riski %1.7 olarak bildirilmiştir.

Kadın ve erkek farketmeksizin her 2 cinste ve tüm etnik gruplarda görülür.

Hastalığın sebeplerine bakıldığında, genetik yatkınlık, psikolojik stresler ve nörolojik bazı faktörlerin etkili olabileceği düşünülmekle beraber, saç kıran hastalığının gerçek nedeni tam olarak bilinmemektedir.

Bir yandan tanının konulması aşamasında, tırnaklarda görülen bazı değişikliklere de dikkat edilmeli. Çünkü bazı tırnak bozuklukları saç kırana işaret ediyor olabilir. Örneğin, saç kıran hastalarının tırnaklarında en sık görülen bozukluk yüksük tırnak yani tırnaklarda minik çukurcukların görülmesi ve çabuk kırılmalar durumudur.

Neden Oluşur?

Alopesi areata (saç kıran), Hashimoto tiroidi, atopik dermatit (egzama), pernisiyöz anemi (B12 vitamini eksikliği), vitiligo (pigment kaybından dolayı vücutta beyaz bölgelerin oluşmasına neden olan cilt hastalığı), ülseratif kolit (ülserler ve açık yaralar ile seyreden, kalın bağırsak hastalığı) ve Addison hastalığı gibi hastalıklarla birlikte görülebilir.

Genellikle lokalize bir alanda ve aniden saç dökülmesiyle oluşur. Ortaya çıkan belirti genellikle yuvarlak veya oval şekilde, tek ya da çok sayıda saçsız veya kılsız boşluklar şeklinde olabilir. En sık rastlanılan yer saçlar olmakla beraber, kaşlar, kirpikler, sakal bölgesi, koltuk altı ve genital bölgede de görülebilir.

Ensede ve kulak üstlerinde saçsız alana (ofiyazik tip) sahip olmak daha dirençli bir hastalığa sahip olmak anlamına gelmektedir. Özellikle çocukluk çağında başlayan olgularda hastalığın seyri ve tedaviye yanıtsızlık biraz daha fazla olmakla beraber, bu hastalarda iyileşme şansı olup olmadığı konusunda tahminde bulunmak zordur.

Saç Kıran yüzünden dökülen saçlar geri çıkar mı?

Hastalık, genelde lokalize (sadece belirli alanlarda) bir dökülme olsa da bazen bütün kafa derisindeki saçın ve hatta tüm vücuttaki kılların kaybıyla seyredebilir. Böyle bir durumda tedavi daha zordur. Bir ön inceleme gerekir ve beraberinde tiroid hastalıkları gibi başka bir hastalığın olup olmadığı saptanmalıdır.

Aynı zamanda ne yazık ki, bu hastalıkta koruyucu bir tedavi yöntemi bulunmamaktadır. Saçlı derinin %25’inden daha azının döküldüğü durumlarda iyileşme olasılığı daha yüksektir. Ancak genel olarak tedavisinin zor ve hastalığın tekrarlama özelliği olduğunu hatırlatmak gerekir.

Tedavisinde genellikle yerel ve sistemik immünsüpresif ajanlar (bağışıklık baskılayıcı ilaçlar) veya saçsız alanlarda irritasyon yapıcı ilaçlar ile yapılan immunoterapi tedavileri kullanılır. Tedavi mutlaka dermatoloji uzmanları tarafından belirlenmeli ve uygulanmalıdır.

Son olarak, saçkıran hastalığının ağrıya ya da başka sağlık sorunlarına neden olmadığını ve özellikle de bulaşıcı bir hastalık olmadığının altını çizmekte fayda var.

Saçınız bol olsun!

——-

Kaynak:

  • Tüzün Y, Serdaroğlu S, Erdem C, Özpoyraz M, Önder M, Öztürkcan S. Dermatolojide Tedavi. İstanbul, Nobel Tıp Kitabevleri, 2010: 524-526.
  • Acar MA. Alopesi areata. Deri Sorunlarında Basamak Basamak Tanı ve Öneriler. Eds. Aksungur VL, Acar MA. Adana, 5G Matbaacılık, 1999:277.
  • Rook AR, Dawber RPR. Haarkrankheiten. Berlin, Blackwell Wissenschafts-Verlag, 1995; 350-359.

Yorum Yazın

Email adresiniz yayınlanmayacak.